30 Nisan 2012 Pazartesi

Ben nerdeyim??? Basra Uluslararası Yapı ve İnşaat Fuarı

Şu an başlıktaki fuar için katılımcı olarak Basra'dayım. Biliyorsunuz ortadoğu şehirleri yıllarca süren savaşlardan sonra viraneye döndü. Şehirlerin yeniden yapılanmaya ihtiyacı var. Yeniden yapılanma sürecinde de en güvendikleri ülke, Türkiye. Bu yüzden Ortadoğu ülkelerinde düzenlenen fuarlara ilgi çok. Bizde bunu değerlendirerek, Basra'da düzenlenecek fuara İtalyan ortaklarımızla girmeye karar verdik. Patronum işleri olduğu için bize katılamadı :( 5 kişilik bir ekip  (Ben, 3 İtalyan ve tercüman Türk)  26 Nisan Çarşamba gecesi 04.10 uçağında Basra'ya doğru havalandık.
Uçak Basra'ya doğru inişe geçtiğinde dışarıyı izlerken ne kadar farklı bir coğrafya'da olduğumuzu fark ettim. Görebildiğim sadece kilometrelerce devam eden dümdüz bir çöl ve petrol tesisleri. Irak Türk Cumhuriyeti vatandaşlarına vize uygulanmıyor ama uçaktan indikten sonra orda vize almak zorundasınız ve bu işlem Türkiye'de vize almaktan daha zor. Benimle birlikte gelen İtalyanlar vizeleriyle sorunsuz geçerken biz 2-3 saat bekledik:( Öyle ki 5 memur oturmuş, biri yazı yazıyor, biri damga basıyor, biri imza atıyor..Çok sinir bozucuydu. Fuarı düzenleyen şirketin eksikliğinden kaynaklanan bir durumdu. Neyse işlerimiz bittikten sonra havaalanın kapısından bir araç kiraladık ve Basra International Otel'e doğru yola çıktık.Yaklaşık 45 dk.süren yolculuğumuzda bir ortadoğu filmi izler gibi olduk. Karşımızda, çöl ortasına kurulmuş, binalarında kurşun ve bomba izleri olan, halkı fakirlik içinde, 50 m'de bir güvenlik kontrolü yapılan bir kent duruyordu ve şaşkındık. Savaştan çıkalı bir hafta olmuş üstüne gelmişiz gibi.





Otele geldiğimizde sıkı güvenlik önlemlerinden sonra içeri alındık.Otel eskiden Sheraton olarak anılıyormuş, şimdi ise Basra  International Otel olarak. Otel'den memnun kaldık ilk günlerde pek bir şey yiyemesem de sonra yemeklere alıştım:) Otel'in en beğendiğim özelliği ortak alanların mimarisiydi. Tam bir ortadoğu kültürü:)





Otelden fuara fuardan otele hep sıkı güvenlik önlemleri arasında gidip geldik. Basra İnternational adeta hapishane gibi gelmeye başladı bize. Ama yine de arada sırada da olsa aşağıdaki gibi tatlı anlar yaşamıyor değildim:) Huzur bu dünyadaki en önemli şeylerden biri dostlar.Kaybetmemeniz dileğiyle...Sevgiler..


Not:Basra yazılarına devam edeceğim inşallah:)

14 Nisan 2012 Cumartesi

Yeni: Çiçekli gömlek

Çiçek desenlerini seven biri olarak, bu sene moda olması acayip işime yaradı. İstediğim gibi eteğini, gömleğini, elbisesini, ayakkabısını, çantasını vs. kullanabilecek ve her yerde bulabileceğim:) Eee tabi bir de bunun dekorasyon boyutu var. Tam bir country tutkunu olarak bu sene evimi düzerken bol bol yararlanabileceğim:) Çok şanslıyım ki tekstil ve mobilya sektörüne de çiçekler fırlamış durumda:)) Gömlek Mango, aksesuar H&M. İyi hafta sonları:)

9 Nisan 2012 Pazartesi

Nişanımızda oldu:) Bu arada alyans seçmek ne zormuş?:)

Nişanımız hayırlısıyla en güzeliyle oldu bitti. Çok şükür herşey içime çok sindi. Öncelikle nişan mekanımdan bahsetmek istiyorum. Nişan için çok yer gezdik.100 kişilik bir nişan düşündüğümüz için mekanlarda büyük olduğu için çok yüksek fiyatlar söylediler.En sonunda Küçükçekmece'de bir restoranı, yemekli çok uygun bir fiyata tuttuk.İlk başta tereddütlerim vardı mekan için ama nişan günü, mahcup etmediler bizi sağ olsunlar.Yemeklerin lezzeti ve servis başarılıydı:)
Nişan çekimi içinde Sümeyra Eroğlu'nu tercih ettik, çok genç ama başarılı bir arkadaş:) Fotoğraflarımız harika:))
Nişan çikolatasının malzemelerini Karam'la eminönünden aldık. Sevgili Kuzen'im de ellerine sağlık büyük bir özenle hazırladı.Tam benim istediğim gibi kaliteli ve güzel oldu:)
Nişan elbisem, çiçeğim ve pastamızda çok denk geldi. Allah işimizi rast getirdi. Umarım bu şansımız böyle devam eder.
Başlıkta belirttiğim gibi alyans seçerken çok zorlandım. Birçok kriterim vardı. İlk olarak aksesuarda kullandığım renkleri bünyesinde taşıması gerekliydi.Yani beyaz altın-sarı altın-rose altın.Günlük yaşamda taktığım aksesuarların renginden bir parça bulunursa rahatsız olmam ama gümüş rengi bir kolye takıp, altın rengi bileklik takmak beni rahatsız eder. İkincisi kalın olmayacak, bazı kızların parmaklarını bile bükemediğini görüyorum fena duruyor.Üçüncüsü de klasik alyans olmayacak .Biraz detaycıyım sanırım:)
 Mesela cartier'in bu modeli baştan beri aklımdaydı ama Karam haklı olarak birbirine geçmiş üç yüzüğün feminen duracağını söyleyerek istemedi. İkimizin ki ayrı olsun dedim ama onu da kabul etmedi:)
Alıntıdır.

İnternetten yaptığım aramalar sonucunda Pırıltı alyans'ın aşağıdaki modeline rastladım ve Bingo! artık yüzüklerimiz belli olmuştu:)



Bu sevimli kutuda nişan şekerimiz:)


Nişan çiçeğim...Favori rengim mor:)


Bu arada Tv'de bir programa uzman olarak çıkmam söz konusu heyecanlı ve tedirginim, nasıl bir tecrübe olacağını kestiremiyorum. İnşallah iyi geçer:) Sevgiler:)