27 Şubat 2012 Pazartesi

Evlenmeye karar verdik... Sıra geldi uygulamaya... Ailelerin tanışması:)

Cumartesi aileleri tanıştırdık. Geçtiğimiz hafta, dört gözle bekeldim cumartesi gününü. Ama ne var ki o gün geldiğinde deli bi heyecan kapladı beni. Akabinde heyecandan kaçınma durumları başladı tabi bünyede. Bir yandan kek çırparken, bir yandan da -aceba ertelesek mi? -benim başıma bişey mi gelse aceba? gibi hain fikirler düşünürken yakaladım kendimi.  En sonunda akşam 7'de Karam'dan gelen "biz geldik" mesajıyla, göğüs kafesimden çıkmaya çalışan kalbim, ağzımdan çıkıyordu neredeyse. Onlar merdiveni çıkana kadar bildiğin ben tirtir titriyordum, bizimkilere de durumu belli etmeyeceğim ya diyorum ki -ev soğuk mu? -üşüdüm de ben? Alalalalaaa:))

Kapı çalar... Ve benden tüm şirinliğimle seda sayanvari kocaman bir Hoş-gel-diiii-niiizzzzzzzz!! duyulur. Karşımdaki manzara; müstakbel görümcem (elinde kocaman çiçeğiyle), arkasında da merdiven boşluğuna sığmamış, merdivenin basamaklarına taşmış sonu görünmeyen diğer aile fertleri :) Allahhhhhhhhh:) Hayır bizde bi kalabalığız o akşam, halam-eniştem, dayım-yengem-kuzenim ve çekirdek ailem. Oluşacak karmaşayı düşünemiyorum. Koca bir bismillah çektim ve geçtik salona.

 Zaten küçük olan salonumuz o kadar kşiyle feci klostrofobik bi ortam oldu ki sormayın. İnsanlar ilk aşamada bi rahat edemediler farkettim ama yapacak bişi yoktu. Bir süre sonra herkes birbirine ısındı, sohbet tatlılaştı. Karam'ın aile üyelerini çok sevdim, hepsinin gözlerinin içi gülüyordu, aileme mahcup olmadım. Maşallah onlara.. Bu sırada tabi Karam'la ikimizde hiçbir etkileşim yok. Göz göze bile gelemiyoruz:)


Söz konusu çiçek
Tatlı yada çikolata yerine macaron getirmişlerdi hoşuma gitti:)

Sıra geldi çay ve ikram faslına. Ellerim feci titriyor.Tabakları yakışıklı kardeşcimle hallettik. Çayları doldurmaya, halamı çağırdım:)  Çayları tepsiyle dağıttım tamamda, boşalan bardakları bu titreyen ellerle taşımak ayrı bi mesele...Karam'ın tatlı yeğeni yetişti imdadıma, çoğunlukla o doldurdu boş bardakları sağolsun:)

Gelmelerinden yaklaşık iki saat sonra Karam'ın sesi duyuldu nihayet:) Eniştemin -sen ne iş yapıyorsun delikanlı? sorusuyla konuşmaya başladı yavrum. Ama o kadar. Yengesinin deyimiyle, "Öksürmeye korkuyor çocuğum":))

Müstakbel görümcelerim, tatlı yeğen ve ben bi ara mutfakta sohbete dalmıştık ki, Babam soluk soluğa içeri girdi. -Kızım koş dayını içeri çağır, yoksa eniştenle birbirlerine girecekler..Neeeeeeeee? Yahu biz sizi karşı taraf kalabalık misilleme olsun, birlik olalım, üstlerine gidelim gibi bi hain planla çağırmadık mı? Niye birbirinize giriyorsunuz? Hemen ilk aşamada niye çözülüyorsunuz? dimi ama?:) Koştum içeri -dayıııııııı bi bakarmısın? Meğerse olay siyasetmiş.Ya sizin ne işiniz olur siyasetle adamları sıkıştırsanıza, neyse işte:)

Bunun haricinde kazasız belasız atlattık çok şükür:) Aşağıda kombinimi görebilirsiniz, hayırlısıyla sıradaki aşamalarda görüşmek üzere:)










18 Şubat 2012 Cumartesi

İlkbahar sezonu alışveriş listem:)

Ben her sezon alışverişlerimi, beğendiğim ürünleri fiyatlarıyla birlikte kayıt ettiğim listem sayesinde yaparım. Çünkü yanlış alışveriş yapanlardanım. Bir mağazaya girer, giyer-çıkartır sonrada birbiriyle alakasız bir sürü şeyi toplar eve getiririm. Eve geldiğimde sonuç aynen şöyle olur; mor pantolon, pembe ayakkabı, yeşil tişört :))) Bazıları bunu "color block" trendiyle uyguluyor ama ben bu kadar renge henüz alışık değilim:) Bende çözümü alışveriş listesinde buldum. Genellikle alışveriş yaptığım markaların internet sitelerinden veya bizzat gezerken gördüğüm ürünleri not ediyorum.Tabi liste tamamlanana kadar ufak tefek değişiklikler oluyor. Evdeki kıyafetlerle kombini, rahatlığı, her mevsim giyebileceğim bir ürün olmasına dikkat ederek listemi güncelliyorum.Sanırım birçok kişide bunu yapıyor zaten:)) Neyse benim ilkbahar sezonu alışveriş listeme bakarsak;

Liste başı:) Zara Yeşil elbise 89,95 TL

Zara Tişört 59,95 TL


Ve çok beğendiğim Zara bluz 89,95 TL Bana sarı renk yakışmaz ama şansımı deneyeceğim:)


Bütün bloggerler bağırıyor bu sene mint çok moda diye:) ee bu pantolonda onlara ithafen:))
Stradivarius 39,95 TL


Ayakkabılar!!!:) mor olan pull and bear 79,95 TL, yeşil olan H&M 49,95TL:)


Ve son olarak Clutch 34,95 TL H&M


Bakalım hangileri alınacak, hangilerinin yerini başka ürünler alacak ehuehuee:))) Alışverişimi tamamladığımda yaptığım postta göreceğiz:)) Beklemede kalın:))

Not:Ürünlerin fiyatları an itibariyle yazılmıştır, değişebilir affınıza..

13 Şubat 2012 Pazartesi

Sevgililer Günü Kurabiyesi ve Hediyesi

Doğum günü, yılbaşı, kandil, bayram, yıl dönümü ve sevgililer günü... Altında yatan felsefelere çok takılmadan (!) hediyeleşmek için bir fırsat bence. Peki..... Sizce bir hediyeyi unutulmaz ve özel kılan nedir? Bence içine katılmış emektir.. :) Mesela paranın satın aldığı ve başkası tarafından paketlenmiş hediye, içine yazdığınız not ile kişiselleştirilebilir ve unutulmaz olur:)  Bu yüzden bu sevgililer günü Karam’a kendi ellerimle bir şey yapmak istedim ve mutfak dışında  hiçbir şeye yeteneği olmayan ben:) , kurabiyede karar kıldım. Ben yaparken keyif aldım, karam’da paketi açınca çok sevindi:)  Tarif pastacı'dan. Bu yüzden tarif vermeyeceğim ama bir kaç resim paylaşmak istiyorum.
 

Yoğurup şekillendirdiğim  hamurlar pişip, kurabiye olmak için fırına gidiyor.:)

Fırından çıkan kurabiyeler eritilmiş çikolatayla buluşuyor:) Vee hazır:)
Kurabiyeler soğuduktan sonra daha önceden almış olduğum şirin kutunun içine yerleştirdim ve Ümit Yaşar Oğuzcan'ın bir şiirini kapağına yazdım.

 
Son olarak hediyelerim;  çiçek ve kurdele ile süslenmiş kurabiye kutusu  ve divarese’den ayakkabı:) Bu günü önemseyen herkesin Sevgililer Günü kutlu olsun:)

8 Şubat 2012 Çarşamba

Blog Dünyası'na Merhaba:))

Takıntılı insanlardanım ben.

-ayyy niye öyle yaptım kii ben!!
-kesin beni yanlış anladııııııııı...
-Sivilcelerime mi  bakıyo aceba şu an benimmm!!!:))) gibi bir sürü kafadan uydurduğum kuruntularım var.Bu yüzden nerde ne konuştuğuma çok dikkat eder, yanlış anlaşılmaktan çok korkarım. Sanırım bunu yenmek için blog yazmaya karar verdim. Düşüncelerimi özgürce ifade etmeme yararı olur diye. Eee tabi birde beni okuyanlar olursa, ne mutlu bana:))